COVID-19 salgını, yüksek bulaşıcılığı ve ölüm oranı nedeniyle küresel bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmektedir. Salgın sürecinde hastalığı geçiren bireyler, sağlık çalışanları ve toplum genelinde çeşitli psikiyatrik sorunlar ortaya çıkmaktadır. COVID-19 hastalarında semptomlar, yoğun bakım süreci ve iyileşme süreciyle birlikte posttravmatik stres bozukluğu, depresyon, anksiyete bozuklukları, deliryum ve intihar düşünceleri gibi psikiyatrik problemler gelişebilir. Ayrıca hastalığın bulaşma endişesi, altta yatan psikiyatrik hastalıkların ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle, psikiyatrik sorunların önlenmesi ve hızlı müdahale edilmesi önemlidir. Psikiyatrik destek hizmetlerinin kesintisiz ve herkese ulaşabilecek şekilde sunulması ve geliştirilmesi gerekmektedir. COVID-19 enfeksiyonu, kişinin fiziksel sağlığının yanı sıra ruh sağlığını da etkileyebilir. Salgın sonrası görülen psikiyatrik problemler, organik bozukluklarla da karışabilir. COVID-19 hastalarının yaklaşık %50'sinde anksiyete bozukluğu semptomları görülmektedir. Depresyon semptomları ise hastaların yaklaşık %48,3'ünde saptanmaktadır. Salgın sürecinde alkol tüketimi ve madde bağımlılığı gibi bağımlılık sorunları da artış göstermektedir. Uykusuzluk da sık görülen bir sorundur ve uygun tedavi ile kontrol altına alınabilir. Post travmatik stres bozukluğu ise taburcu olduktan sonra görülebilir ve tedavi gerektirebilir. Salgın sürecinde damgalanma da yaygın bir sorundur ve psikolojik rahatsızlıklara neden olabilir. Yoğun bakım hastalarında ise deliryum sık karşılaşılan bir psikiyatrik problemdir.(AI)