Üst Gastrointestinal Sistem Anastomoz Kaçakları: Endoskopik Yaklaşım
Anahtar Kelimeler
Bu makalede, üst gastrointestinal sistem cerrahisi sonrası görülebilecek anastomoz kaçakları ve bu komplikasyonların endoskopik yaklaşımlarla tedavi edilmesi üzerine odaklanılmaktadır. Üst gastrointestinal sistem, farinks, özofagus, mide, bulbus ve duodenum 2.kıta gibi sindirim sistemi organlarını içermektedir. Bu organlarda yapılan cerrahi operasyonlar sonrasında anastomoz kaçakları, duodenal güdük kaçağı, striktür, obstrüksiyon, kondüit nekrozu, afferent ve efferent loop sendromu, jejunal intussepsiyon, internal herni, marjinal ülser, mediastinit ve peritonite bağlı sepsis gibi komplikasyonlar gelişebilmektedir. Özellikle özofagus rezeksiyonu, gastrektomi ve bariatrik cerrahiler sonrasında anastomoz kaçakları sık görülmektedir. Bu komplikasyonların tedavisinde minimal invaziv girişimler, hastaların daha hızlı iyileşmesini ve günlük hayatlarına dönmesini sağlamaktadır. Endoskopik işlemler, bu tedavi yaklaşımlarının en yaygın uygulandığı yöntemlerdir. Özofagus rezeksiyonu sonrası yapılan rekonstrüksiyonlar da anastomoz yöntemlerinin önemli olduğu durumlardır. Özofagus rezeksiyonu sonrası anastomoz kaçağı oranı %0 ile %35 arasında değişmektedir. Bu kaçaklar genellikle postoperatif dönemde ortaya çıkmakla birlikte bazı hastalarda erken dönemde de görülebilmektedir. Klinik olarak, kaçakların belirtileri anastomozun yeri, defektin boyutu, sıvı koleksiyonunun drene edilebilirliği ve kaçağın kontrolüne bağlı olarak değişmektedir. Bu belirtiler arasında ateş, yara yeri absesi, taşikardi, mediastinit veya peritonite bağlı sepsis, ağrı, solunum problemleri ve konfüzyon yer almaktadır. Gastrik rekonstrüksiyon ve rezeksiyon, malign ve benign mide patolojilerinin tedavisinde kullanılan yöntemlerdir ve bu cerrahi işlemler sonrasında da komplikasyonlar gelişebilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :