Koroner arter hastalığına bağlı ölüm oranları, medikal tedavi ve revaskülarizasyon tekniklerinin gelişmesiyle azalmış olsa da, gelişmiş ülkelerde hala en sık ölüm nedenidir. Koroner arter hastalığının tanısı ve tedavisi için koroner anjiyografi ve koroner arter bypass greft cerrahisi gibi yöntemler kullanılmaktadır. Koroner arter bypass greft cerrahisi, iskemi düzeltilmesi, anjinal semptomların azaltılması, tekrarlayıcı miyokard enfarktüslerini engelleme, yaşam süresini uzatma, sol ventrikül fonksiyonlarını koruma ve egzersiz kapasitesini artırma gibi hedefleri vardır. Perkütan revaskülarizasyon teknikleri ile karşılaştırıldığında, koroner arter bypass greft cerrahisi, çoklu damar hastalarının revaskülarizasyon tedavisinde altın standart olarak kabul edilmektedir. Koroner arter bypass greft cerrahisinin uygulanması için kardiyologlar ve cerrahlar tarafından oluşturulan bir \"kalp ekibi\" tarafından karar verilmesi önerilmektedir. Bu karar verme sürecinde SYNTAX skoru ve STS skoru gibi skorlama sistemleri kullanılmaktadır. SYNTAX skoru, koroner anjiyografi sonuçlarına dayalı olarak lezyonun ciddiyeti, sayısı, yeri ve kompleksliği gibi faktörlerin değerlendirilmesine dayanan bir skorlama sistemidir. Bu skorlama sistemleri, hastaların revaskülarizasyon seçeneğini belirlemek ve istenmeyen kardiyak ve serebrovasküler olay riskini tahmin etmek için kullanılmaktadır. KABC endikasyonları, koroner kateterizasyon bulguları, kardiyak fonksiyonlar, hastanın klinik özellikleri ve genel durumu dikkate alınarak belirlenir. Anatomik özelliklere göre KABC endikasyonları da ESC kılavuzlarına göre belirlenir. KABC'nin başarı ve uzun dönem dayanıklılığı, osteal tutulum, bifürkasyon ve trifükasyon lezyon gibi durumlarla etkilenmez. EXCEL çalışması, sol ana koroner lezyonların revaskülarizasyonunda PKG ve KABC'nin klinik sonuçları açısından karşılaştırılmış ve KABC'nin uzun dönemde etkili olduğunu göstermiştir.(AI)