Koroner Darlıkların Fonksiyonel Değerlendirilmesi
Anahtar Kelimeler
Bu metinde, koroner arter hastalığının girişimsel tedavisinin medikal tedaviye üstünlüğü ve koroner darlıkların fonksiyonel değerlendirmesi konuları ele alınmaktadır. Koroner arter hastalığının tedavisinde temel amaç semptomları azaltmak ve yaşam süresini uzatmaktır. Revaskülarizasyon tedavisi, anjinal yakınmaların gerilemesinin yanı sıra ölüm ve miyokard enfarktüsünü de medikal tedaviye göre daha fazla engellemektedir. Ancak, koroner lezyonların anjiografik değerlendirmesi sınırlı bilgi sağlamaktadır ve farklı gözlemciler arasında değişkenlik gösterebilmektedir. Bu nedenle, koroner akım hızlarının ölçülmesi yoluyla hesaplanan koroner akım rezervi (KAR) ve koroner basınçların ölçülmesi yoluyla saptanan fraksiyonel akım rezervi (FFR) gibi fonksiyonel değerlendirme yöntemleri kullanılmaktadır. Ayrıca, yeni gelişen görüntüleme yöntemleri de anatomik değerlendirmenin yanı sıra lezyonlardaki fonksiyonel değerlendirmeye de olanak sağlamaktadır. Koroner akım fizyolojisi, miyokard kan akımının oksijen tüketimine bağlı olduğunu ve koroner rezistans damarlarının vazodilatasyonu ile kontrol edildiğini göstermektedir. Koroner darlık varlığında, koroner basınç-akım ilişkisi değişir ve stenoz düzeyinde perfüzyon basınç kaybı etkisi ile rezistans damarlarda vazodilatasyon meydana gelir. Koroner lezyonun fonksiyonel olarak ciddiyeti, maksimal hiperemi sırasında koroner vasküler rezervin değerlendirilmesiyle belirlenebilir.(AI)
Atıf Sayısı :