Ateroskleroz, birçok çevresel ve genetik faktörün etkilediği ilerleyici bir hastalıktır. Bu hastalık, koroner arter hastalığı (KAH) gibi birçok ciddi hastalığın en yaygın ölüm ve morbidite nedeni olduğu için önlenmesi veya geciktirilmesi gereken bir halk sağlığı sorunudur. Ateroskleroz, elastik ve musküler arterlerin iç tabakasını etkileyen bir süreçtir. Bu süreçte, lipid partikülleri ve inflamasyon nedeniyle subendotelyal birikimler oluşur ve zamanla tıkayıcı arter hastalığına yol açar. Hiperlipidemi, aterosklerotik kardiyovasküler hastalığın gelişiminde ve ilerlemesinde en önemli faktör olarak kabul edilir. Total kolesterol ve düşük dansiteli lipoprotein kolesterol düzeyleri ile aterosklerotik kardiyovasküler hastalıklar arasında güçlü bir ilişki vardır. Lipoproteinler, trigliserid ve kolesterol partiküllerinin dolaşım sistemine taşınmasını sağlayan moleküllerdir. Lipid metabolizmasında önemli bir rol oynayan apolipoproteinler, lipoproteinlerin yapısına katılır ve işlenmesi için reseptör görevi görür. Hiperlipidemi, genetik mutasyonlar veya lipid metabolizmasındaki bozulmalar sonucunda ortaya çıkabilir ve ciddi dislipidemi sendromlarına neden olabilir. Hiperlipidemi tedavisi için birçok tedavi algoritması geliştirilmiştir ve yaşam tarzı değişiklikleri ile birlikte statinler en yaygın kullanılan tedavi yöntemidir. Hiperlipidemi, toplum sağlığı açısından önemli bir sorun olup, tanı, takip ve tedavi için birçok klinik çalışma yapılmaktadır.(AI)