Bu makalede, sistolik üfürümler üzerinde durulmaktadır. Kan akımının türbülansı, vasküler sistem duvarlarına çarparak üfürümlere neden olur. Üfürümler, seslerden daha uzun süreli olmalıdır. Üfürümün şiddeti, kapak alanı, kalp debisi, kanın geçtiği boşlukların büyüklüğü ve kan viskozitesi gibi faktörlerden etkilenir. Üfürümler muayene edilirken zamanı, frekansı, kalitesi, şekli, şiddeti ve lokalizasyonu gibi özelliklere dikkat edilmelidir. Üfürümün şiddeti derecelendirilirken 1/6'dan 6/6'ya kadar bir skalada değerlendirilir. Üfürümlerin frekansı, gradiyent artışıyla artar ve akım miktarı artışıyla azalır. Üfürümün zamanı ve konfigürasyonu da önemlidir. Üfürümler sistolik, diyastolik, devamlı veya sistolo-diyastolik olabilir. Üfürümün yayılımı, orijinini ve yayıldığı yeri belirler. Erken sistolik üfürümler, sistolün erken döneminde duyulur ve S2'ye kadar uzanmazlar. Bu tür üfürümler normal kalpte, çocuklarda ve gençlerde duyulabilir. Ayrıca akut mitral yetersizlik, küçük ventriküler septal defekt ve pulmoner hipertansiyonun eşlik etmediği pulmoner hipertansiyon gibi durumlarda da erken sistolik üfürüm duyulabilir.(AI)
Atıf Sayısı :