Kalp yetersizliği ve atriyal fibrilasyon, ortak patofizyolojik süreçlere sahip olduğu için birbirleriyle ilişkilidir. Kalp yetersizliği olan bir kişi, atriyal fibrilasyon ritim bozukluğu için artmış risk altındadır. Kalp yetersizliği hastalarında atriyal fibrilasyonun varlığı, kalp yetersizliği semptomlarıyla da ilişkilidir. Kalp yetersizliği olan bir hastada atriyal fibrilasyon gelişimi, ölüm riskini, hastane yatışını, kalp yetersizliği nedenli hastane yatışını ve inme riskini arttırmaktadır. Bu nedenle, kalp yetersizliği hastalarında atriyal fibrilasyonun önlenmesi ve tedavi edilmesi önemlidir.Kalp yetersizliği olan bir kişide, hemodinamik ve nörohormonal değişiklikler görülür. İntrakardiyak basınçlarda artış, hipertansiyon, miyokardiyal iskemi ve obezite gibi faktörlerden kaynaklanabilir. Bu faktörlerin varlığında, lokal hasar ve remodelling süreci tetiklenir. Kardiyak outputta azalma da önemli bir hemodinamik değişikliktir. Hem yapısal hem de elektriksel remodelling süreci, atriyal fibrilasyonu tetikler ve intrakardiyak hemodinamiyi bozar. Kalp yetersizliğinde sistemik değişiklikler de görülür. Sempatik sinir sistemi ve RAAS aktivasyonu, sistemik inflamatuar sistemin aktivasyonuna neden olur. Bu aktivasyon, vücutta sitokinlerin salınımına yol açar. Sonuç olarak, kalp yetersizliği ve atriyal fibrilasyon arasında güçlü bir ilişki vardır. Kalp yetersizliği hastalarında atriyal fibrilasyonun önlenmesi ve tedavi edilmesi, hastalığın seyrini etkileyen önemli faktörlerdir.(AI)