Bu bölümde, premenstrüel sendromun (PMS) kadınların fiziksel ve mental sağlığını tehdit eden bir sorun olduğu vurgulanmaktadır. PMS, menstrüel siklusun luteal fazında görülen somatik ve psikolojik değişikliklerin periyodik olarak tekrarlandığı ve kadınlar arasında yaygın olarak görülen bir sorundur. PMS semptomlarına sahip olan kadınların günlük yaşamlarını etkileyen semptomlar görülürken, hafif semptomlara sahip olan kadınların oranı daha yüksektir. PMS ile ilişkili 300'den fazla semptom bilinmektedir ve bu semptomlar kadınların psikolojik, duygusal, davranışsal ve sosyal yaşamlarını olumsuz yönde etkiler. PMS'li kadınlarda psikososyal sağlığın korunması ve geliştirilmesi için ebe ve hemşirelerin danışmanlık hizmeti oldukça önemlidir. Ebe ve hemşireler, kadınların PMS semptomlarıyla başa çıkmalarına ve sağlıklı yaşam davranışları kazanmalarına yardımcı olarak kadınların sağlığını korumaya ve psikososyal sağlık durumlarını iyileştirmeye katkıda bulunabilirler. PMS'nin tanımı ve epidemiyolojisi de bu bölümde ele alınmaktadır. PMS, menstruasyon döneminden 1-2 hafta önce başlayan ve kanamanın birkaç gününde kaybolan fiziksel, psikolojik, bilişsel ve davranışsal belirtilerle karakterize edilen bir durumdur. PMS prevalansı dünya genelinde %47.8 olarak belirlenmiştir ve ülkeler arasında farklılık göstermektedir. Ülkemizde yapılan çalışmalarda PMS prevalansının %5.9-76 arasında değiştiği görülmüştür.(AI)