Bu bölümde, çalışma ortamının kalp-damar sağlığı üzerindeki etkileri incelenmektedir. Kalp-damar hastalıkları dünya genelinde en önemli ölüm ve hastalık nedenidir. Çalışma ortamında aktif olarak çalışan insanların ölümlerinin en az %50'si ve iş kayıplarının da %25'ten fazlası kalp-damar hastalıklarından kaynaklanmaktadır. Ancak, kalp-damar hastalıkları sık görülmesi, çok faktörlü etiyolojiye sahip olması, uzun süre asemptomatik seyretmesi ve iş ortamında meydana gelen klinik hastalıklar ile iş dışında meydana gelen klinik hastalıkların birbirine benzemesi nedeniyle, çalışma ortamı ile kalp-damar hastalıkları arasında doğrudan bir bağlantı kurmak zordur. Bu nedenle, \"Mesleki Kalp Damar Sistemi Hastalıkları\" terimi yerine, çalışma ortamlarının kalp-damar sağlığı üzerine etkilerinden bahsetmek daha doğru olabilir. Çalışma ortamının kalp-damar sağlığı üzerindeki etkileri psikososyal etkenler, çevresel (fiziksel) etkenler ve kimyasal/biyolojik etkenler olarak üç başlık altında incelenmektedir. Psikososyal etkenler arasında psikososyal stres, vardiyalı (nöbetli) çalışma ve sedanter çalışma şartları yer almaktadır. Çevresel etkenler arasında gürültü, yükseklik, mevsim değişiklikleri, güneş ışığı, titreşim, radyasyon gibi faktörler bulunmaktadır. Kimyasal/biyolojik etkenler arasında ise hava kirliliği, karbonmonoksit, karbon disülfit, nitratlar, çözücüler ve ağır metaller gibi faktörler yer almaktadır. Çalışma ortamının kalp-damar sağlığı üzerindeki etkileri karmaşık olabilir ve farklı etkenler birbirleriyle etkileşim halinde olabilir. Özellikle psikososyal etkenlerin kalp-damar hastalıklarını artırabileceği bilinmektedir. İş stresi koroner arter hastalığı riskini artırabilir ve otonom sinir sistemi aktivasyonu bu etkileşimde rol oynayabilir. Ancak, çalışma ortamının psikososyal etkilerinin sağlık üzerindeki etkileri fiziksel etkiler kadar kolay ilişkilendirilemez.(AI)