Bu bölümde, antibiyotiklerin kullanımı ve etki mekanizmaları hakkında bilgi verilmektedir. Antibiyotikler, bakterilerin üremesini durduran veya öldüren maddelerdir ve farmakoterapinin temelini oluştururlar. Antibiyotik kelimesi, ilk kez 1890 yılında Jean Paul Vuillemin tarafından kullanılmıştır. Ancak tam anlamıyla antibiyotik keşfi, Alman bakteriyolog Paul Ehrlich tarafından 1909 yılında sifiliz tedavisinde kullanılan \"salvarsan\" adlı antimikrobiyal bir madde keşfedilmesiyle gerçekleşmiştir. Antibiyotiklerin klinik kullanımının anlaşılmasının ardından, İkinci Dünya Savaşı sırasında enfeksiyonların tedavisinde büyük bir önem kazanmışlardır. Antibiyotiklerin ideal özellikleri arasında mikroorganizmaları öldürme veya üreme inhibisyonu, canlıya zarar vermemesi, alerjik reaksiyonlara neden olmaması, uzun raf ömrüne sahip olması ve vücutta özgül dokulara penetre olup etkili olması yer almaktadır. Antibiyotikler, hücre membranı depolarizasyonu, protein sentezi inhibisyonu, nükleik asit sentezi inhibisyonu, metabolik yolak inhibisyonu ve hücre duvarı sentezi inhibisyonu gibi mekanizmalarla etki gösterirler. Antibiyotikler, etki güçlerine ve kimyasal yapılarına göre sınıflandırılabilirler. Bu bölümde, antibiyotiklerin tarihçesi, etki mekanizmaları ve sınıflandırılması hakkında genel bir bilgi sunulmaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :