COVID-19 enfeksiyonu, 2020 Mart ayında başlayan bir pandemi olarak tüm dünyayı etkilemiştir. Bu enfeksiyon, özellikle akciğerleri etkileyerek ciddi pnömonilere ve pulmoner komplikasyonlara neden olabilmektedir. COVID-19 pnömonileri genellikle tromboembolik olaylarla seyreder ve ölümler çoğunlukla pulmoner mikroanjiyopati ve tromboz ile ilişkilidir. Pulmoner tromboemboli tanısı, kontrastsız toraks BT gibi tanısal yöntemlerin sıkça kullanılması nedeniyle zorluklar yaşanabilmektedir.Pulmoner tromboemboli, trombüslerin pulmoner arterleri ve/veya dallarını tıkaması durumudur. COVID-19 hastalarında artan inflamasyon, hipoksemi, immobilizasyon ve artmış intravasküler koagülasyon pulmoner tromboemboliye neden olabilir. Ancak COVID-19 hastalarında tanısal işlemlere sınırlı erişim ve zorluklar yaşanması, tanı koymayı güçleştirebilir. Bu nedenle, COVID-19 hastalarında pulmoner tromboemboli insidansı tam olarak bilinmemektedir.COVID-19 hastalarında venöz tromboembolizm riski, uzun süre hareketsiz kalma, hastanede uzun süre yatma, şiddetli hastalık, kardiyovasküler hastalık, diyabet, hipertansiyon, kronik akciğer hastalığı, kanser, kronik böbrek hastalığı ve obezite gibi faktörlerle ilişkilidir. Ayrıca mekanik ventilasyon ve santral venöz kateterizasyon gibi işlemler de vasküler endotelyal hasara neden olabilir. COVID-19 enfeksiyonu, endotel hasarı, koagülasyona yatkınlık ve vasküler staz gibi faktörlerle tromboza yatkınlık oluşturur. Ayrıca inflamatuar ve mikrotrombotik yolak aktivasyonu da tromboza katkıda bulunur.Sonuç olarak, COVID-19 enfeksiyonu pulmoner tromboemboli riskini arttırabilir. Bu nedenle, COVID-19 hastalarında tromboembolik olayların erken tanınması ve önlenmesi önemlidir.(AI)