Bu bölümde, çocukluk çağı solunum yolu alerjik hastalıklarında probiyotiklerin rolü incelenmektedir. Solunum yolu alerjik hastalıkları, alerjik rinit ve atopik astım olarak iki ana hastalık şeklinde ortaya çıkar. Özellikle çocukluk çağında bu iki hastalığın birlikte görülme sıklığı yüksektir. Her iki hastalık da solunum sistemi içinde sistemik bir inflamatuar sürecin belirtileri olarak kabul edilmektedir. Atopik astım, CD4+ Th2 tip hücrelerin sensitizasyonu ile başlar ve bu hücrelerin salgıladığı sitokinler IgE sentezini, mast hücrelerinin gelişimini ve aktivasyonunu sağlar. Alerjik rinitte ise alerjenin nazal mukozaya ulaşması ve T hücrelerine yönlendirilmesiyle başlar. Bu süreçte Th2 hücreleri, B hücrelerinden IgE sentezine yol açan sitokinler salgılar. Alerjenle tekrar karşılaşma sonucunda mast hücrelerinin degranülasyonu gerçekleşir. Hijyen hipotezi, çocukluk döneminde mikrobiyal maruziyetin azalmasıyla atopik hastalıkların artışına neden olabileceğini öne sürmektedir. Bu hipoteze göre, hijyenik bir ortamda büyüyen çocuklar, mikrobiyal maruziyetin eksikliği nedeniyle Th2 üstünlüğünün devam etmesi ve atopi ve astım gelişiminin kolaylaşması riski taşımaktadır. Enfeksiyonlar da hijyen hipoteziyle ilişkilendirilmiştir. Bazı çalışmalar, hepatit A, kızamık gibi enfeksiyonlar ve BCG aşısının atopi ve alerji riskini azaltabileceğini gösterirken, diğer çalışmalar bu sonuçların tutarsız olduğunu belirtmektedir. Bu bölümde, çocukluk çağı solunum yolu alerjik hastalıklarının probiyotiklerle tedavi edilmesinin etkileri de incelenmektedir.(AI)