Akut kalp yetersizliği, hızlı ve doğru tanı konularak erken tedavinin başlanmasını gerektiren bir durumdur. Bu nedenle, hastaların acil servise başvurduğunda veya hastanede karşılaşıldığında, klinisyenlerin ve deneyimli sağlık çalışanlarının doğru algoritmalara göre hareket etmeleri önemlidir. Yaşlı nüfusun artması ve kalp hastalıklarına yönelik tedavilerdeki gelişmeler, akut kalp yetersizliği vakalarının artmasına neden olmaktadır.Akut kalp yetersizliği, belirtilerinin ani olarak ortaya çıktığı bir durumdur. Fizik muayene, klinik bulgular ve laboratuvar sonuçlarıyla birlikte değerlendirilerek acil tedavi gerektiren bir tablo oluşturur. Hastaların çoğunluğunda kan basıncı normal veya yüksek olabilir, ancak düşük debi göstergesi olan hipotansiyon veya kardiyojenik şok gibi durumlar da görülebilir. Bu durumlar hastanın hastane içi mortalite riskini artırır.Akut kalp yetersizliği genellikle altta yatan kronik kalp yetmezliğinin akut dekompanzasyonuyla ilişkilidir. Bununla birlikte, hastaneye ilk başvuruda da akut kalp yetersizliği tablosuyla karşılaşılabilir. Kalp yetmezliğinin nedenleri arasında aterosklerotik kalp hastalığı, kalp kapak hastalıkları, miyokardit, hipertansiyon ve diyabet gibi pek çok faktör bulunur. Ayrıca, tetikleyici faktörler arasında taşikardiler, akut koroner sendrom, akut miyokardit, akut kapak yetersizliği, hipertansif kriz, akut pulmoner emboli ve düzensiz ilaç kullanımı gibi durumlar da yer alır.Akut kalp yetersizliği tanısı için yapılan fizik muayene, hastanın konjesyon ve periferik perfüzyon durumuna göre değerlendirilir. Konjesyon bulguları arasında ortopne, paroksismal noktürnal dispne, pulmoner konjesyon, boyun venöz dolgunluk, hepatomegali ve periferal ödem yer alır. Periferik hipoperfüzyon ise soğuk terli ekstremiteler, oligüri ve mental konfüzyon gibi bulgularla kendini gösterir. Kan basıncı ölçümü de önemlidir ve hipertansiyon veya hipotansiyon durumunda tedaviye yönelik kararlar alınır.Akut kalp yetersizliği tanısı için yapılan diğer testler arasında elektrokardiyografi, akciğer grafisi, kan gazı analizi, biyokimya testleri ve B tipi natriüretik peptit (BNP) ölçümü yer alır. Bu testler, hastanın durumunu değerlendirmek ve tedaviye yönelik kararlar almak için kullanılır.Sonuç olarak, akut kalp yetersizliği tanısı ve tedavisi hızlı ve doğru bir şekilde yapılmalıdır. Bu durumda, klinisyenlerin ve sağlık çalışanlarının doğru algoritmalara göre hareket etmeleri ve hastaların durumunu değerlendirmek için gerekli testleri yapmaları önemlidir.(AI)