Üst Çene Genişletme Tedavilerinde Vida Açma Protokolleri
Anahtar Kelimeler
Bu makalede, üst çene genişletme tedavilerinde vida açma protokolleri üzerine bir inceleme yapılmaktadır. Üst çene genişletme tedavisi, ilk olarak 1860 yılında Angell tarafından bir aparey kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Bu aparey, molar ve premolar dişlerin bantları üzerine lehimlenen bir vida tasarımıyla transversal yönde bir kuvvet uygulamaktadır. Ancak, bu tedavinin sonuçları hakkında şüpheler bulunmaktadır çünkü o dönemde X-ışını bulunmamaktadır. Daha sonraki yıllarda yapılan çalışmalar, üst çene genişletme tedavisinin başarılı olduğunu göstermiştir. Bu tedaviler farklı mekanikler, aktivasyon sıklığı, uygulanan kuvvetin miktarı, hastanın yaşı ve tedavi zamanı gibi faktörlere bağlı olarak yavaş, hızlı, yarı hızlı ve cerrahi destekli olarak sınıflandırılmaktadır. Hedef gerçek anlamda ortopedik genişleme elde etmek olduğunda, hızlı üst çene genişletme tedavisi tercih edilmelidir. Ancak, bu tedavinin yan etkileri bulunmaktadır. Son yıllarda ise mini-implant destekli genişletme aygıtları kullanılmaktadır. Uzun dönemli takip çalışmaları, hızlı üst çene genişletme tedavisinin relaps eğilimine sahip olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, uzun dönemde stabil sonuçlar elde etmek için çevre dokuların adaptasyonunu sağlamak önemlidir. Yavaş üst çene genişletme tedavisi, nazomaksiller komplekste daha az doku direnci oluşturduğu düşünülen bir seçenektir. YÜÇG'de ise sütural bütünlük korunduğu için daha çok ortodontik hareket gözlenmektedir. Bu makale, üst çene genişletme tedavilerinde vida açma protokolleri hakkında bilgi vermektedir.(AI)
Atıf Sayısı :