COVID-19 salgını, 2019 yılının sonlarında Çin'in Hubei eyaletinde ortaya çıkan ve hızla dünyaya yayılan bir tür zatürre olarak tanımlanan bir hastalıktır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından daha önce görülmemiş yeni bir koronavirüs (2019-nCoV) hastalığı olarak tanımlanan virüs, COVID-19 olarak adlandırılmıştır. COVID-19 virüsü, SARS CoV'ye genetik benzerlik gösterdiği için SARS-CoV-2 olarak adlandırılmıştır. COVID-19 virüsü başlangıçta Wuhan Güney Çin deniz ürünleri pazarında çalışan insanlarda görülmüş olsa da, kısa sürede dünya geneline yayılmış ve 11 Mart 2020'de WHO tarafından pandeminin başlangıcı olarak ilan edilmiştir. COVID-19 virüsüne yakalanan insanların çoğunluğu 30-79 yaş aralığındadır ve hastalığın ortanca yaş aralığı 49-59 olarak belirlenmiştir. Hastalığın 15 yaş altındaki çocuklarda nadiren görüldüğü bilinmektedir. COVID-19 virüsüne yakalanan insanların yaklaşık %50'sinde ciddi veya fark edilebilir belirtiler gelişmezken, diğerleri ateş, kuru öksürük, nefes darlığı, yorgunluk ve kas ağrısı gibi belirtiler gösterir. Laboratuvar bulguları, COVID-19 virüsünün tanısında önemli bir kriter olarak görülmektedir. Laboratuvar bulguları genellikle lökopeni ve lenfopeni göstermektedir. Çocuklarda laboratuvar değerlerinin çoğunlukla normal olduğu gözlemlenmiştir. COVID-19 pandemisi, modern tarihinde eşi benzeri görülmemiş bir hızla küresel sağlık, ekonomi ve sosyal refahı bozmaktadır. Çocuklarda COVID-19 enfeksiyonunun daha az görülmesine rağmen, eğitim aksaklıkları, azalan gelir, çocukların hastalığın yayılmasına neden olma eğilimi gibi olumsuz sağlık sonuçları, çocukların pandemi sürecinden olumsuz etkilendiğini göstermektedir. COVID-19 pandemisi tarafından neden olan sosyal bozulma, cerrahi gerektiren çocukların bakım döngüsündeki her adımı değiştirmiştir. Bu derlemede, mevcut literatür ışığında COVID-19 tanısı konmuş çocukların cerrahi süreci ve hemşirelik bakımının sunulması amaçlanmaktadır. COVID-19 enfeksiyonunun çocuklardaki laboratuvar ve klinik bulgularının yetişkinlerden farklı olduğu bilinmektedir. Beş yaşın altındaki çocuklarda yaygın belirtilerin yaygınlığının daha yüksek olduğu belirlenmiştir.(AI)