Son yüzyılda tıpta birçok ilerleme kaydedilmiştir, özellikle cerrahi branşlarda teknolojik gelişmelerle birlikte. Teknolojik ve ekonomik gelişmelere paralel olarak toplumda yaşlı insanların oranı da artmıştır. Bu durum, tıpta komorbiditesi daha da artmış bir hasta grubuyla karşılaşılmasına neden olmuştur. Sonuç olarak, uzun süreli hastanede kalma ve daha gelişmiş teknolojik cihazlar da sağlık harcamalarını artırmıştır. Sağlık maliyetlerini azaltmak için, hastaların hızlı bir şekilde taburcu edilmesini sağlamak amacıyla 1990'ların ikinci yarısından itibaren hızlı taburculuk sağlayan sağlık protokolleri uygulanmaya başlanmıştır. Bu protokollerin temel amacı, hasta güvenliğini ve konforunu artırmak ve taburculuk sürecini kısaltarak maliyeti azaltmaktır. \"Cerrahi hastalar nasıl mümkün olan en kısa sürede taburcu edilebilir?\" veya \"Hızlı bir şekilde iyilik halini sağlayacak koşullar nelerdir?\" gibi soruların cevabı, bu protokollerin uygulanmasıyla sağlanabilir. Daha sonra, farklı cerrahi uygulamalarda kaynaklar ve maliyetler açısından çok disiplinli bir yaklaşımdan faydalanabilecek sistemlerin ortaya çıkması gerektiği düşünüldü ve bu amaçla Enhanced Recovery After Surgery (ERAS) protokolleri geliştirildi. ERAS Çalışma Grubu tarafından 2005 yılında kolon cerrahisi geçiren hastalar için bir konsensüs protokolü geliştirilmiş ve yayınlanmıştır. ERAS protokolünün birçok branşta uygulanabilirliği gösterilmiştir. Bu protokoller tarafından önerilen değişiklikler, preoperatif dönemde başlar ve taburcu olana kadar devam eder ve tüm cerrahi branşlara uygulanabilecek ortak unsurlar vardır. Bu bölümde, vasküler cerrahi hastalarında ERAS protokollerinin uygulamaları açıklanmaktadır.(AI)