Son yıllarda yapılan ameliyatların ardından birçok hastada kronik ağrı şikayeti görülmektedir. Cerrahi sonrası kronikleşen ağrı, sosyal sonuçları ve yaşam kalitesi üzerinde olumsuz etkilere sahip büyük bir sorundur. Cerrahi lezyonların iyileşmesinden sonra devam eden ağrı, neredeyse her ameliyat sonrasında ortaya çıkabilir. Yaklaşık olarak hastaların üçte biri, cerrahi işlemlerden bir yıl sonra kalıcı veya aralıklı ağrı yaşamaktadır. Özellikle ortopedik eklem cerrahisi sonrasında gelişen kronik ağrı, klinisyenler için zorlayıcı bir sorundur.Kronik cerrahi sonrası ağrıyı tanımlamak için belirli kriterler bulunmaktadır. Bu kriterlere göre, ağrı cerrahi bir işlemden sonra ortaya çıkmalı, en az iki ay sürmeli, kronik enfeksiyon gibi diğer nedenler dışlanmalı ve ağrının önceden var olan bir problemden kaynaklanmadığı doğrulanmalıdır.Cerrahi sonrası kronikleşen ağrının nöropatik, nosiseptif ve inflamatuar süreçlerden kaynaklandığı düşünülmektedir. Bu ağrının nöropatik kökenli olduğu ve hastaların yaşam kalitesi üzerinde derin etkilere sahip olduğu bilinmektedir. Kronikleşen ağrı, herni onarımı gibi çeşitli cerrahi işlemlerden sonra ortaya çıkabilir. Örneğin, inguinal herni operasyonundan sonra kronik ağrı gelişme oranı %23,48 olarak bildirilmiştir. Ayrıca total abdominal histerektomi ve bilateral ooferektomi gibi cerrahi işlemler sonrasında da kronik ağrı ve duyusal değişiklikler görülebilir.Ortopedik eklem cerrahisi sonrasında da kronik ağrı sıkça görülmektedir. Bu durumda yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi, medeni durum, tanı, cerrahi öncesi ağrı yoğunluğu, fonksiyonel durum ve psikolojik faktörler gibi demografik ve klinik verilerin potansiyel risk faktörleri olduğu belirtilmektedir. Psikolojik faktörler arasında ruh sağlığı, hasta beklentileri, kaygı ve depresyonun önemli olduğu görülmektedir.Osteoartrit ağrısı da nosiseptif, inflamatuar ve nöropatik olarak ayrılmaktadır. Bu ağrı türleri, osteoartrit hastalarında da görülebilir.(AI)
Atıf Sayısı :