Bu makalede, ameliyathane ortamında hastaya verilen çeşitli pozisyonların önemi ve bu pozisyonların sağlanması için ortak sorumluluklar üzerinde durulmaktadır. Ameliyat sırasında hastanın doğal bir pozisyona getirilmesi, takı ve saç aksesuarlarının çıkarılması, vücut kıvrımlarının desteklenmesi ve başın orta hatta tutulması gibi önlemler morbiditenin azaltılmasına yardımcı olmaktadır. Pozisyon değişiklikleri göz önüne alınarak hastaya uygun pozisyon verilmesi ve düşme riskinin dikkate alınması gerekmektedir.Pozisyona bağlı kardiyovasküler ve pulmoner yanıtlar da ele alınmaktadır. Yatay pozisyona geçişte alt ekstremitelerdeki kanın kalbe dönüşünün artmasıyla kardiak output başlangıçta hızla artar. Ancak bu artış, baroreseptörlerin uyarılması sonucu parasempatik sistemin uyarılmasıyla azalmaktadır. Genel anestezi, pozitif basınçlı ventilasyon, kas gevşemesi ve nöroaksiyal blokaj gibi etkilerin de eklenmesiyle kompansatuar mekanizmalar yetersiz kalabilmektedir. Bu nedenle, sistemik kan basıncında pozisyonel değişikliklere daha hassas bir tepki görülebilir. Diğer faktörler arasında nöroaksiyel blokaja bağlı sempatektomi, ek havayolu hastalığı, obezite ve yüzeyel anesteziye bağlı intratorasik basıncın artması sayılabilir.Sonuç olarak, ameliyathane çalışanlarının hastaya uygun pozisyon verilmesi konusunda ortak sorumlulukları bulunmaktadır. Pozisyon değişikliklerinin kardiyovasküler ve pulmoner yanıtları etkileyebileceği göz önünde bulundurularak, yakın takip, sıvı replasmanı, anestezi derinliğinin ayarlanması ve gerekirse vazopressör kullanımı gibi önlemler alınmalıdır.(AI)