Yoğun bakım ünitesinde sedasyon, hastaların ağrı, korku ve kaygı gibi deneyimlerle karşılaştığı bir durumdur. Bu ünitedeki hastalar, mekanik ventilasyon ve endotrakeal tüp gibi faktörlerle ilişkili olarak psikolojik ve fiziksel sorunlarla mücadele etmek zorundadır. Bu sorunların yönetimi için sıklıkla analjezik ve sedatif ilaçlar kullanılır. Ancak, ağrı kontrolü, sedasyon ve analjezik uygulamasının yetersiz veya aşırı olması hastaların iyileşme sürecini etkileyebilir. Ağrı, ajitasyon ve deliryumun birbiriyle ilişkili olduğu ve bu durumun yönetiminde dikkate alınması gerektiği kabul edilmektedir. Ağrı, hastaların yoğun bakım ünitesindeki kaygılarının yanı sıra çeşitli girişimlerle (aspirasyon, endotrakeal tüp, travma, yanık vb.) de karşılaşmalarına neden olur. Yoğun bakım ünitesinde ağrı kontrolünün yetersiz olduğu sıklıkla gözlenir ve bu durum hastalar için ek bir stres kaynağı oluşturur. Ağrının değerlendirilmesi hastaların öz bildirimlerine dayanır ve klinisyenlerin etkin bir şekilde ağrı değerlendirmesi yapabilmesi ve tedavinin yeterliliğini belirleyebilmesi için hastaları izlemesi gerekmektedir. Yoğun bakım ünitesindeki hastaların ağrı düzeyini belirlemek karmaşık olabilir, bu nedenle klinisyenler, hastanın iletişim yeteneklerine göre uyarlanmış değerlendirme yöntemlerini kullanmalı ve hastanın motor fonksiyonları bozulmadığı sürece davranış reaksiyonlarını ağrının yerine geçen hareketler olarak düşünmelidir. Ağrı, ajitasyon ve deliryumun uygun şekilde yönetilememesi hastalar için acı ve sıkıntı verici olabilir ve morbidite ve mortalite riskini artırabilir.(AI)
Atıf Sayısı :