Bu bölümde, psikiyatrik hastalıklara yönelik damgalama konusu ele alınmaktadır. Damga, kelime anlamı olarak \"yara, iz, işaret\" anlamına gelirken, toplumda ise \"kara leke, yüz kızartıcı işaret ve normal dışı olmak\" anlamında kullanılmaktadır. Damgalama, kişinin toplumca değersizleştirilmesi ve kötülenmesi olarak tanımlanır. Son yıllarda, ruhsal hastalıkların toplumsal etkileri nedeniyle damgalama konusu daha fazla ilgi çekmektedir. Damgalamanın hastalık üzerindeki olumsuz sonuçları sadece hastayı değil, ailesini ve toplumu da etkilemektedir. Damgalama özellikle ruhsal hastalığı olan kişilere yönelik yapılmıştır. Bu kişiler, davranışları, konuşmaları, giyim kuşamları ve düşünceleri anlaşılamadığı için önyargılı bir tutumla zararlı ve tehlikeli olarak görülmüşlerdir. Bu bölümün amacı, ruhsal hastalıklarda damgalamayı tanımlamak ve olumsuz sonuçlarına ve bu sonuçların önlenebilmesi için gerekli müdahalelere değinmektir. Damgalama, bir kişinin itibarının azaltılması, değersizleştirilmesi ve kötü bir özellik yüklenmesi şeklinde tanımlanır. Ruhsal hastalıklarda damgalama, kişinin ruhsal hastalık tanısı alması nedeniyle toplumda önyargı ve yanlış inançlar sonucunda ayrımcılığa uğraması ve dışlanması olarak tanımlanabilir. Damgalama, kişiyi belirgin şekilde değersizleştirme ve istenmeyen hale getirme olarak da tanımlanır. Damgalamaya katkı yapan faktörler arasında hastalık belirtilerinin görünürlüğü ve hastalığın iyileşebilirliği ve tedaviden fayda görme olasılığı yer almaktadır.(AI)