Bu metinde, San Francisco'da başlayan akciğer enfeksiyonu vakalarının dünya çapında bir salgının habercisi olduğu ve bu hastalar üzerinde yapılan araştırmalar sonucunda HIV enfeksiyonunun tanımlandığı belirtilmektedir. HIV enfeksiyonunun akut retroviral dönemden, asemptomatik latent döneme ve edinsel immün yetmezlik sendromu dönemine kadar farklı klinik aşamalarda seyrettiği ifade edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü'nün 2016 yılında yayınladığı rapora göre, pandeminin durduğu ve yeni vaka sayılarında azalma eğiliminin devam ettiği belirtilmektedir. Ancak, Türkiye'de HIV vakalarının gerçek sıklığının bildirilen sayılardan daha yüksek olduğu ve bunun sürveyans sistemindeki yetersizliklerden kaynaklandığı vurgulanmaktadır. Türkiye'nin HIV yayılımı açısından içerdiği risk faktörleri arasında genç bir nüfusa sahip olması, turizm ülkesi olması, seks işçilerinin artması, yurtdışından gelen mülteciler ve uyuşturucu madde kullanımının artması gibi faktörler yer almaktadır. Ayrıca ceza ve infaz kurumlarında kalan tutuklu ve hükümlü sayısının artmasıyla birlikte cezaevlerinde HIV-AIDS vakalarının da arttığı ifade edilmektedir. HIV'in bulaşma yolları arasında kan, semen ve vajinal sıvılarla bulaşma ve cinsel temasın yer aldığı belirtilmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :