Bu makalede opioid zehirlenmeleri hakkında bilgi verilmektedir. Opioidler ve opiatlar, şiddetli ağrıyı kontrol etmek amacıyla kullanılan bir ilaç sınıfıdır. Hafif ve orta şiddette akut ağrının tedavisinde genellikle asetaminofen ve NSAID'ler kullanılır. Ancak bu ilaçlar yetersiz kalırsa asetaminofen-opioid kombinasyonları denenebilir. Şiddetli akut ağrıların tedavisinde ise güçlü opioidler kullanılır. Opioidler, doğal ve sentetik olarak elde edilebilir. Dünya genelinde 20'den fazla opioid klinik olarak kullanılmaktadır. Özellikle gelişmiş ülkelerde, eroin en sık suistimal edilen opioid maddedir. Opioidlere bağımlılık, tıbbi tedavi sürecinde bağımlı hale gelen hastalarda, sağlık profesyonellerinde ve ilaçları tıbbi sağlayıcılardan veya tedavi programlarından elde eden kişilerde görülebilir. Opioidler, beyinde ve bağırsakta bulunan özgün nöronal reseptörlere bağlanarak etki gösterir. Bu reseptörler, doğal opioid peptidlerin etkisine aracılık eder. Opioidlerin aktivasyonu, sinaptik nörotransmisyonun inhibisyonu ile sonuçlanır. Opioidlerin farklı reseptörlere bağlanarak etkileri arttırılır. Mu, Kappa, delta ve sigma olmak üzere farklı opioid reseptörleri bulunmaktadır. Mu reseptörlerinin uyarılması analjezi, solunum baskılama, bradikardi, fiziksel bağımlılık, gastrointestinal dismotilite ve öforiye yol açabilir. Kappa reseptör aktivasyonu ise halüsinasyon, miyozis ve disforiye neden olabilir. Delta reseptörlerinin ağrı kontrolü ve duygudurumu düzenleme üzerinde etkisi olduğu düşünülmektedir. Sigma reseptörleri ise disforiye neden olabilir. Bu bilgiler, opioid zehirlenmeleri konusunda önemli bir temel oluşturur.(AI)