Renal travmalar, tüm travmaların %1-5'ini oluşturan bir durumdur. Bu travmalar genellikle künt ve delici yaralanmalar olarak ikiye ayrılır. Künt travmalar, karın duvarının bütünlüğünün bozulmadığı ve karın içi yaralanmalarla sonuçlanan travmalardır. Bu travmalar genellikle ani hız kaybı veya darbeye bağlı olarak meydana gelir. Motorlu araç kazaları, düşmeler ve saldırılar, künt travmaların en yaygın nedenleridir. Delici travmalarda ise karın bütünlüğü bozulmuştur ve daha ciddi bir seyir gösterir. Renal travmaların tanısı ve evrelemesi için bilgisayarlı tomografi kullanımının artması, hemodinamik takipteki gelişmeler ve travmanın patofizyolojisinin daha iyi anlaşılmasıyla birlikte cerrahi müdahale oranları azalmış ve organ korunma oranları artmıştır. Renal travmaların ciddiyetini ve özelliklerini tanımlamak için Amerikan Travma Cerrahisi Derneği tarafından tanımlanan bir skorlama sistemi kullanılmaktadır. Travmalı bir hastaya yaklaşım multidisipliner bir şekilde yapılmalıdır. Böbrek travmaları genellikle genç erkeklerde daha sık görülür ve renal travma erkeklerde daha yaygındır. Böbrek, retroperitoneal boşlukta sadece renal pelvis ve vasküler pedikül tarafından sabitlendiği için travmalara karşı savunmasızdır. Künt travmalar renal yaralanmaların %80'ine neden olurken, delici travmalar daha ciddi sonuçlar doğurur.(AI)