Bu derleme, gebelik ve postpartum dönemde psikiyatrik hastalıkların tanınması ve müdahale yöntemleriyle ilgili güncel literatür bilgilerini gözden geçirmeyi amaçlamaktadır. Gebelik ve doğum sonrası dönem, fizyolojik ve psikososyal değişikliklerin yoğun olduğu süreçlerdir ve ruhsal hastalıklar açısından risklidir. Gebelikte en sık görülen psikiyatrik bozukluk depresyondur. Depresyonun gebelikteki prevalansı %11.9 olarak belirlenmiştir. Gebelik depresyonu, bebek ve diğer aile üyeleriyle ilişkileri etkileyebilir, işlevsellik kaybına neden olabilir ve hatta intihar riskiyle sonuçlanabilir. Gebelikte depresyon ayrıca preterm eylem, preeklampsi, gestasyonel diyabet ve düşük doğum ağırlığı gibi komplikasyonlara yol açabilir. Depresyonun risk faktörleri arasında erken yaş, aile içi taciz, travmatik yaşam olayları, düşük eğitim seviyesi, istenmeyen gebelik, ev kadını olmak, sosyal desteğin zayıf olması, evlilik sorunları, geçmişte depresyon öyküsü, madde veya alkol kullanım öyküsü, tıbbi veya obstetrik komplikasyonlar yer almaktadır. Gebelikte depresyonun tanısı için Hasta Sağlığı Ölçeği-9, Edinburgh Postnatal Depresyon Ölçeği ve Beck Depresyon Envanteri gibi ölçekler kullanılabilir. Tedavide psikoterapi, antidepresanlar ve elektrokonvülzif tedavi gibi yöntemler kullanılabilir. Postpartum hüznü ise doğum sonrası dönemde kadınların %50 ile %80'ini etkileyen bir sendromdur. Bu sendrom genellikle doğum sonrası 2. veya 3. günde başlar, 5. ila 7. günlerde pik yapar ve 2. haftaya kadar iyileşmeye başlar. Annelik hüznünün önemli bir belirtisi, klinik depresyon şeklinde devam etmesidir. Bu derleme, gebelik ve postpartum dönemdeki psikiyatrik hastalıkların tanınması ve tedavi edilmesi konusunda klinisyenlere rehberlik etmeyi amaçlamaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :