Suyun hidroterapi etkisinin
kullanımı insan yaşamının ortaya çıkışıyla başlayıp, 1900’lü yıllarda doğumun
bir parçası olmuştur. Suda doğum kavramı ilk keşfedildiği yıllarda birtakım
önyargılar ile karşılaşsa da yapılan bilimsel çalışmalar bu şüpheleri aydınlatmıştır.
Kadın merkezli çalışan ve doğumun müdahalesiz bir deneyim olarak gerçekleşmesi
için çabalayan sağlık profesyonelleri, suda doğuma obstetrik bakımın ayrılmaz
bir parçası olarak yer vermektedir. Gebenin hareket özgürlüğüne olanak
tanıması, doğum ağrısını hafifletmesi, doğuma müdahaleyi ve perineal travmaları
azaltması, doğum süreci için gerekli olan fizyolojik ve hormonal düzenin
sürdürülmesi, gebenin doğumdaki memnuniyet ve otonomisinin artması yönünde,
suda doğumun birbirini doğrudan etkileyen maternal faydaları mevcuttur.
Maternal açıdan suda doğumun sağlamış olduğu hareket özgürlüğü, fizyolojik ve
nörohormonal sistemin iyileşmesi yenidoğan sağlığı üzerinde olumlu etkiye
sahiptir. Suda doğum ile ilgili geliştirilmiş protokoller, havuzun standartları
ve doğum eyleminin yönetimi için bir rehberdir. Bu rehbere göre takip edilen
suda doğum eylemi, suda doğum için söz konusu olan birtakım olası risk ve
komplikasyonların da iyi yönetilmesini sağlamaktadır. Doğumun bütün evrelerinin
veya yalnızca birinci evresinin suda gerçekleşmesi olarak iki farklı bakış
açısı bulunmaktadır. Bu yaklaşımların ortak amacı suda doğumda ağrının
yönetildiği, gebenin otonomisinin yükseltildiği, sürekli ebe desteği verildiği,
memnuniyetin artırıldığı ve saygılı annelik bakımı ile ideal bir doğum ortamı
oluşturulmasının desteklenmesidir.
Atıf Sayısı :