Kanser ilişkili yorgunluk (KİY),
kanser hastalarının en yaygın ve zorlu semptomlarından biridir. Hastalığın her
aşamasında ortaya çıkabilen bu durum; kanser veya tedavi süreçlerinden
kaynaklanan, hastaların işlevselliğini engelleyen, fiziksel, duygusal ve
bilişsel açıdan belirgin bir yorgunluk halidir. KİY, hastaların yaşam
kalitesini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda tedaviye uyumlarını ve genel
prognozlarını olumsuz etkiler. Bu nedenle, KİY’in doğru bir şekilde tanınması
ve yönetilmesi kritik öneme sahiptir. KİY’in patofizyolojisi karmaşık
ve çok faktörlüdür. İnflamatuar yanıtların, enerji metabolizmasındaki
bozuklukların ve nörolojik değişikliklerin bir kombinasyonu olarak ortaya
çıktığı düşünülmektedir. Ayrıca, kemoterapi, radyoterapi ve hedefe yönelik tedavilerin
yanı sıra psikososyal stres faktörleri de KİY’yi şiddetlendiren temel etmenler
arasındadır. Tedavi süreçlerinde KİY’in
tarama ve yönetimi giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Bu semptomun
fiziksel, psikolojik ve sosyal yönlerini ele alan multidisipliner yaklaşımlar
KİY yönetiminde kritik öneme sahiptir. KİY’in tedavisinde farmakolojik ve non-farmakolojik
yöntemler bir arada kullanılmalıdır. Egzersiz, psikososyal müdahaleler ve bazı
farmakolojik tedaviler KİY’i yönetmeye yardımcı olabilir. Takip ve izleme
süreçleri, tedaviye yanıtı değerlendirmek ve semptomları yönetmek için
önemlidir. Sonuç olarak, KİY doğru şekilde tanımlanmalı ve bireyselleştirilmiş
tedavi yaklaşımları ile yönetilmelidir.
Bu kitabın bölümleri bulunmamaktadır.
Atıf Sayısı :