Memenin in situ karsinomu, meme
duktus ve lobülleriyle sınırlı heterojen bir neoplastik lezyon grubunu temsil
eder. Tarama mamografilerinin yaygınlaşması ile son yıllarda bu lezyonların
sıklığı artmıştır ve şu anda yeni tanı konulan tüm meme kanserlerinin yaklaşık
% 25’ini oluşturmaktadır. Meme in situ karsinomlu hastalar invaziv meme kanseri
gelişimi açısından normal popülasyondan daha risklidir ve bu hastaların
izlenmesindeki amaç hastalık nükslerinin ve ikinci primer meme kanserlerinin
erken tanınması ve tedavisi, tedaviyle ilişkili komplikasyon ve yan etkilerin
değerlendirilmesi ve metastatik hastalıkla uyumlu semptomların tespitidir. Meme
karsinoma in situ tespit edilen hastaların takibinde tanıdan sonraki ilk 5 yıl
her 6 ila 12 ayda bir ve 5 yıldan sonra yılda bir öykü, fizik muayene ve yıllık
mamografi yapılmalıdır. Diğer laboratuvar testleri, görüntüleme yöntemleri ve
tümör belirteçleri hastalığın nüksünü tespit etmede ve invaziv kanser teşhisi
koymada yararlı bulunmamıştır.
Atıf Sayısı :