Hepatosellüler kanser (HCC),
dünya genelinde kanser ilişkili ölümlerin önde gelen nedenlerinden biridir ve
özellikle hepatit B ve C enfeksiyonlarının yaygın olduğu bölgelerde yüksek
insidansa sahiptir. HCC’nin erken teşhisi, düzenli taranması ve optimal yönetimi
sağkalımı iyileştirmede kritik rol oynar. Yüksek risk grubundaki hastaların
takibinde ultrasonografi (USG) ve alfa-fetoprotein (AFP) testi yaygın olarak
kullanılmaktadır. Şüpheli vakalarda, MRG ve BT gibi ileri görüntüleme
teknikleri önerilmektedir. HCC için başlıca risk faktörleri
arasında hepatit B ve C enfeksiyonları, siroz, alkol tüketimi, aflatoksin
maruziyeti ve metabolik sendrom yer almaktadır. Bu nedenle risk gruplarında 6
ayda bir düzenli tarama yapılması önerilmektedir. Tedavi sonrası takip, nüksü
erken tespit etmek ve sağkalımı uzatmak açısından büyük önem taşır. Tedavi
sonrası hastaların takibinde AFP ve PIVKA-II gibi biyobelirteçler ve ileri
görüntüleme yöntemleri kullanılarak rekürrens ve progresyon
değerlendirilmelidir. HCC’nin tedavi sonrası
izleminde, cerrahi rezeksiyon, lokal ablasyon veya sistemik tedavi gören
hastalarda düzenli takip stratejileri uygulanmalıdır. Özellikle modifiye RECIST
(mRECIST) kriterleri kullanılarak tedavi yanıtı objektif bir şekilde değerlendirilmelidir.
Biyobelirteç seviyelerindeki değişimler, hastalık progresyonunu öngörmede
önemli olup, AFP ve PIVKA-II kombinasyonu tanısal doğruluğu artırabilir. Sonuç
olarak, HCC’nin erken teşhisi, düzenli taranması ve etkili yönetimi, mortalite
oranlarını azaltmak ve hastaların sağkalım süresini uzatmak açısından büyük
önem taşımaktadır.
Bu kitabın bölümleri bulunmamaktadır.
Atıf Sayısı :