Bu bölümde erken dönem Osmanlı medreselerinin kökeni, mimarisi ve işlevsel yapısı ele alınmaktadır. Medrese geleneğinin İslam dünyasındaki gelişimi, Suffe’den başlayarak Selçuklu dönemindeki Nizamiye Medreseleri’ne kadar takip edilmiştir. Osmanlı medrese sistemi, Selçuklu mirasını devralarak İznik’te kurulan Orhan Gazi Medresesi (1330) ile başlamış ve Bursa, Edirne ve İstanbul’da gelişerek klasik dönem mimarisine zemin hazırlamıştır. Erken Osmanlı medreseleri genellikle bir külliyenin parçası olarak inşa edilmiş, “U” biçimli plan şemasıyla avlu etrafında dizilmiş hücreler ve dershanelerden oluşmuştur. İznik Süleyman Paşa Medresesi, Bursa Yıldırım Medresesi ve Edirne Saatli Medrese gibi örnekler bu dönemin tipik yapılarıdır. Dershaneler kubbeli, hücreler ise tonozlu yapılmıştır. Medreseler eğitim ve barınma ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra sosyal hayatın merkezleri olmuşlardır. Medrese sisteminde müderris, mu‘îd ve talebeler gibi çeşitli görevli ve öğrenciler bulunmuş, eğitim Arapça verilmiştir. Bölüm, Osmanlı medreselerinin eğitimdeki rolünü ve mimari gelişimini tarihsel bir bağlamda sunar.
Bu kitabın bölümleri bulunmamaktadır.
Atıf Sayısı :