Travmatik damar hastalıkları her yaştaki hastada karşımıza çıkabilecek hayatı tehdit eden durumlardan biridir. Travmanın şekli, yaralanma bölgesi, hayati organlara ve büyük vasküler yapılara yakınlığı, travma sonrasında hastaneye ulaşıncaya kadar geçen süre gibi faktörler bu hastaların klinik seyirlerini öngörmede önemli unsurlardır. Vasküler travma düşündüğümüz bir hastada yapılacak hızlı bir fizik muayeneden sonra tanıyı kesinleştirmek ve yapılacak girişimlerin şeklini belirlemek için görüntüleme yöntemlerini kullanmak günümüzde hasta değerlendirmenin vazgeçilmez bir parçasıdır. Tecrübeli bir radyoloji uzmanı tarafından yapılan Doppler USG ekstremite vasküler yaralanmaları hakkında önemli bilgiler verebilmektedir. Ancak tanıyı kesinleştirecek ve girişim stratejilerimizi belirleyecek en önemli tetkik BT anjiografi görüntülemesidir. Gelişen teknoloji ile birlikte çok kesitli BT anjiografiler vasküler yapı hakkında detaylı bilgi sunmakta ve damar yaralanmasının ekartasyonu veya tanı koydurması açısından neredeyse zorunlu hale gelmiştir. Vasküler yaralanma tanısı için yapılan arteriografi ve venografi gibi invaziv tetkikler günümüzde çok nadiren gerekmektedir. Görüntülemeler sırasında non-invaziv tetkiklerin kullanılması ile hem hastalar invaziv tetkiklerin getirebileceği komplikasyonların riskinden korunmakta hem de travmanın şüpheli olduğu durumlarda hastaya ek girişim yapılmadan hızlıca tanı konulabilmektedir. Bu bölümde penetran ve künt travmalarla meydana gelebilecek çeşitli damar yaralanmalarında yapılabilecek ve tercih edilebilecek görüntüntüleme yöntemlerinden bahsedilmiştir.
Atıf Sayısı :