Son dönem böbrek hastalığının tedavisinde en sık tercih edilen yöntem böbrek naklidir. Böbrek nakli, erişkinlerde kronik böbrek yetmezliği ve çocukluk çağında polikistik böbrek hastalığı gibi durumlar için en yaygın olarak uygulanmaktadır. Böbrek nakli sonrası hastalar, diyaliz tedavisi gören hastalara kıyasla daha yüksek yaşam kalitesine ve daha uzun yaşam beklentisine sahiptir. Ancak, nakil sonrası komplikasyonların erken tanı ve tedavisi veya önlenmesi, hastaların sağkalım süresini etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Bu nedenle, radyologlar, nakil cerrahları ve nefrologlar arasındaki multidisipliner işbirliği, nakil sonrası komplikasyonların tespit edilmesi, anlaşılması ve uygun şekilde tedavi edilmesi açısından önemlidir. Böbrek nakli sonrası oluşabilecek komplikasyonlar vasküler ve vasküler olmayan olarak sınıflandırılır ve hastaların yaklaşık %12-20'sinde görülür. Vasküler olmayan komplikasyonlar arasında üreter stenozu, üreter yetmezliği, sıvı koleksiyonu, hematom, ürinoma, apse, lenfosel ve rejeksiyon yer alır. Son zamanlarda girişimsel radyolojideki tekniklerin gelişmesiyle birlikte, birçok komplikasyon minimal invazif perkütan prosedürlerle konservatif olarak yönetilebilir hale gelmiştir. Üreteral stenoz gibi ürolojik komplikasyonlar, perkütan girişimsel tekniklerle başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Bu nedenle, radyologlar, böbrek nakli sonrası komplikasyonların tanı ve tedavisinde önemli bir rol oynamaktadır.(AI)
Atıf Sayısı :