Radyonüklit tedavinin temel amacı radyasyonun hedeflenen
tümör hücrelerine veya tümör mikroçevresine internal olarak ulaştırılmasıdır. Özellikle
kanser tedavisinde hedefe yönelik radyonüklit tedaviler etkili bir şekilde sıklıkla kullanılmaktadır.
Ancak tedavi başarısı tümör hücrelerinin radyasyona radyobiyolojik yanıtından ve
tümördeki heterojeniteden büyük oranda etkilenmektedir. Bu nedenle son yıllarda radyonüklit
tedavide absorbe edilen doz kavramının ötesinde hedef hücrede/normal hücrede radyobiyolojik yanıt ve tedavi
planlamasında kişiye özel dozimetrik uygulamalar ön plana çıkmıştır. Radyasyonun biyolojik
etkilerinde; uygulanan total doz, LET, absorbe doz oranı, absorbe doz fraksiyonu, hedef dokunun
oksijenasyonu, ışınlanan dokunun hacmi, biyolojik özellikleri (genetik yapısı, hücre proliferasyon hızı vb.)
ve tümörün mikroçevresi gibi faktörler etkilidir. Radyasyonun hücresel düzeyde etkilerinin her
yönüyle anlaşılmasıyla radyonüklit tedavi etkinliği artacaktır. Ancak radyobiyolojik bilgiler henüz
nükleer tıp uygulamalarında yeterince kullanılmamaktadır. Bu konuda daha fazla araştırma
yapılmasına ve geniş çaplı klinik uygulamalara ihtiyaç vardır. Radyobiyolojik bilgilerin gelişebilmesi için
önemli olan bir diğer husus dozimetrik çalışmalardır. Dozimetrinin amacı normal dokuda ve tümör
dokusunda absorbe edilen doz oranını hesaplayarak radyasyonun biyolojik etkilerini öngörmektir.
Dozimetri ile sabit tedavi dozu yerine kişiye özel absorbe doz hesaplaması yapılarak daha az yan
etki ile daha iyi klinik sonuçlar elde edilebilmektedir. Sonuç olarak kişiselleştirilmiş
radyonüklit tedavide radyofarmasötik geliştirilmesi, doz planlaması, tedavi şemasının belirlenmesi gibi
aşamaların tamamında radyobiyolojik ve dozimetrik bilgiler göz önünde bulundurulmalıdır.
Atıf Sayısı :