Batı kültüründe, hem ruh sağlığı uzmanları hem de sıradan halk, annelerin tüm çocuklarını içgüdüsel ve koşulsuz olarak sevmek üzere evrimleştiğine inanma eğilimindedir. Buna karşılık, çocuğuna karşı kararsız veya düşmanca duygular besleyen herhangi bir anne tipik olarak doğal görülmez ve çocuğuna kötü davranan bir anne, patolojik davranışlar sergiliyor olarak görülür. Bu bölüm, anneliğe ilişkin bu yaygın görüşe meydan okumak için evrimsel araştırmalardan yararlanmaktadır. Özellikle, annelerin çocuk yetiştirirken bir dizi karmaşık, güvencesiz ve katmanlı ödünü nasıl müzakere etmesi gerektiğini aydınlatır, anne olumsuzluğunun ve çocuklara kötü muamelenin bundan nasıl kaynaklanabileceğini gösterir.
Bu bölümün amacı, evrimsel olarak daha geçerli, detaylı ve şefkatli bir annelik anlayışı geliştirmektir. Böyle bir anlayış, bocalayan annelerle ilgili klinik çalışmalara ve annelerin çocuklara kötü muamele etmesini önlemeye odaklanan programlara katkıda bulunma potansiyeline sahiptir.