Batın içi apseler, intraperitoneal, retroperitoneal veya visseral bölgelerde oluşabilir. Bu apseler genellikle ateş, lökositoz ve eritrosit sedimantasyon hızında artış gibi belirtilerle kendini gösterir. Apselerin tedavi edilmediği durumlarda ölüm oranı yüksektir. Ancak son yıllarda cerrahi tekniklerdeki ilerlemeler ve perkütan girişimsel tekniklerin gelişmesi ile mortalite oranı önemli ölçüde azalmıştır. Perkütan apse drenajı (PAD), minimal invazif bir yöntem olup hastanede kalış süresini ve mortaliteyi azaltır. Ultrasonografi (US) veya bilgisayarlı tomografi (BT) gibi görüntüleme yöntemleri, apse tanısı, iğne aspirasyonu ve kateter drenajı gibi tedavi aşamalarında kullanılır. BT, apselerin saptanmasında daha hassas bir yöntemdir ve anatomik ayrıntıları daha net gösterir. Ayrıca, retroperitoneal ve posterior yerleşimli apselerin görüntülenmesinde de kullanılır. BT kılavuzluğunda perkütan drenaj, derin karın içi koleksiyonların drenajında tercih edilen bir yöntemdir. Bu teknik, radyolog tarafından gerçekleştirilir ve vücudun herhangi bir yerinde uygulanabilir. Sonuç olarak, PAD, batın içi apselerin tedavisinde etkili bir yöntemdir ve cerrah ve girişimsel radyolog arasında iş birliği gerektirir.(AI)
Atıf Sayısı :