Kardiyovasküler sistem, vücuttaki tüm dokulara kanı taşıyan bir sistemdir. Bu sistem, hem istirahat halinde hem de egzersiz sırasında yeterli kan ve oksijenin sağlanmasından sorumludur. Egzersiz sırasında kaslar daha fazla oksijene ihtiyaç duyar ve bu da kardiyovasküler sistemin daha fazla çalışmasına neden olur. Aynı zamanda, egzersiz sırasında oluşan laktik asit ve CO2 gibi atık maddelerin uzaklaştırılması gerekmektedir. Bu nedenle, organların minimum kan ihtiyacı sağlanırken, iskelet kaslarının ihtiyaç duyduğu kan akımının artırılması önemlidir. Düzenli egzersiz yapan kişilerde kalbin kan pompalama gücü gelişir. Egzersizdeki yüklenmelere bağlı olarak kalpte hacim artışı ve/veya kas kitlesinde artış meydana gelebilir. Egzersizde kaslarda mekanik vazodilatasyon ile kanlanma ve kapiller damarlanma artar. Hemoglobin miktarı ve kan hacmi arttıkça oksijen taşıma kapasitesi de artar. Kalp atım volümü, kalpten vücuda pompalanan kan miktarıdır ve egzersiz sırasında kasların oksijen ihtiyacına göre değişir. Egzersiz sırasında kalp atım hızı artar ve nabızda artış meydana gelir. Egzersizin şiddetine bağlı olarak kalp atımları normalin 3-4 katına çıkabilir. Egzersiz sonrası nabzın normale dönüşü daha hızlı olur ve ağır egzersiz sonrası nabız sayısı normal değerlere 1-2 saat içinde döner. Egzersiz esnasında kan basıncı artar ve sistolik basınç daha belirgin hale gelir. Diyastolik basınç ise daha az artar. Bu artış, kanın iskelet kaslarına daha hızlı ulaşmasını sağlar.(AI)