Bu bölümde, palyatif bakım ünitelerinde depresyonun önemi ve hemşirelik bakımı üzerinde durulmuştur. Palyatif bakım alan hastaların fiziksel, psikolojik, sosyal ve manevi ihtiyaçlarının karşılanması gerekmektedir. Depresyon, palyatif bakım hastalarında sık görülen bir psikolojik semptomdur ve hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Depresyonun belirtilerinin tanınması ve tedavi edilmesi, hastanın iyilik halinin sağlanması ve psikolojik sıkıntılarının azaltılması açısından önemlidir. Hemşirelerin palyatif bakım ekibiyle iletişim ve iş birliği içinde olması, hastaların depresyon belirtilerini zamanında ve dikkatli bir şekilde değerlendirmelerini sağlar. Depresyonun etiyolojisi karmaşık ve heterojendir. Ailede depresyon geçmişi, genetik etkiler, kadınlarda daha yüksek risk gibi faktörler depresyonun oluşumunda rol oynar. Palyatif bakım hastalarında depresyon riskini artıran diğer faktörler arasında maligniteler, ilaç etkileri, bozulmuş fonksiyonel durum ve sosyal desteğin az olması yer alır. Depresyonun etiyolojisi fiziksel, psikolojik, sosyal ve çevresel faktörlerin birleşimiyle ilişkilidir. Bu nedenle, hemşirelerin hastaların depresyon belirtilerini değerlendirmesi, tedaviye uyumlarını sağlaması ve sosyal destek kaynaklarını kullanmaları önemlidir.(AI)