Obezite, dünya genelinde önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, 2016 yılında dünya nüfusunun yaklaşık %13'ü obez olarak belirlenmiştir. Obezite, hipertansiyon, tip 2 diyabet ve koroner arter hastalığı gibi çeşitli hastalıklarla ilişkilidir ve cerrahi geçiren obez hastaların yönetimi zorlu olabilmektedir. Obez hastaların anestezi yönetimi, preoperatif, intraoperatif ve postoperatif dönemlerde çeşitli komplikasyon risklerini artırır. Obezite, vücut kitle indeksi (VKİ) ile belirlenen bir durumdur. VKİ, kilogram cinsinden vücut ağırlığının metrekare cinsinden boy ile bölünmesiyle hesaplanır. VKİ değerinin ≥ 30 kg/m2 olması obezite olarak kabul edilir. Obezite, vücuttaki yağ dağılımına bağlı olarak periferik veya santral obezite olarak sınıflandırılabilir. Santral obezite, metabolik hastalıklarla daha fazla ilişkilidir ve perioperatif dönemde solunum fonksiyonuyla ilgili komplikasyon riskini artırır. Obezitenin patofizyolojisi, çevresel, genetik ve hormonal faktörlerin etkileşimiyle oluşan çok faktörlü bir hastalıktır. Kalori alımının artması ve tüketiminin azalması obezitenin gelişimine katkıda bulunabilir. Aile öyküsü, yaşam tarzı ve psikolojik faktörler de obeziteye yatkınlıkta rol oynar. Obeziteyle mücadelede, sağlıklı beslenme ve düzenli egzersiz gibi yaşam tarzı değişiklikleri önemlidir.(AI)