Bu makalede, obezite ve atriyal fibrilasyon (AF) arasındaki ilişki ve obez hastalarda AF yönetimi ele alınmaktadır. Obezite, vücut kitle indeksi (VKI) ile tanımlanan bir durumdur ve dünya çapında giderek artan bir sıklığa sahiptir. Obezite, dislipidemi, insülin direnci, glukoz metabolizması bozukluğu, uykuda solunum bozukluğu, sistemik inflamatuar durum ve arteriyel hipertansiyon gibi kardiyovasküler risk faktörleriyle ilişkilendirilmiştir. AF, en sık görülen aritmi sebebidir ve obezite AF için önemli bir risk faktörüdür. Obezite, doğrudan etkileri veya diğer faktörlerle etkileşim sonucu AF'ye yatkınlık oluşturabilir. AF yönetiminde tromboemboli riski, hız kontrolü, sinüs ritmine dönüş ve altta yatan kardiyovasküler anormalliklerin yönetimi dikkate alınmalıdır. Tedavi seçenekleri hastaların tercihleri dikkate alınarak belirlenmelidir. Obez hastalarda hız kontrolü için beta blokerler, kalsiyum kanal blokerleri, digoksin veya kalp pili implantasyonu kullanılabilir. Ritim kontrolü için ise doğru akım kardiyoversiyon, anti-aritmik ilaçlar ve radyofrekans kateter ablasyonu gibi yöntemler kullanılabilir. Obezite, ablasyon sonuçları üzerinde olumsuz etkileri olabilir, ancak obez hastaların yaşam kalitesi obez olmayan hastalarla karşılaştırıldığında benzer olabilir. Obez hastalarda VKI'nin prosedürle ilgili komplikasyonlar üzerinde etkisi olmasa da, morbid obez kadınların prosedürle ilgili komplikasyonlara karşı hassas bir alt grup olabileceği düşünülmektedir. Obez hastalarda DOAC'ların etkinliği ve güvenliği hakkında daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.(AI)