Yenidoğan döneminde intrakranial kanama ve inme, ciddi nörolojik sorunlara neden olabilen önemli durumlardır. Bu durumların tanı ve tedavi süreci, birçok farklı test ve görüntüleme yöntemi kullanılarak gerçekleştirilir. Tanı sürecinde tam kan sayımı, pıhtılaşma faktörleri eksiklikleri, antifosfolipid antikor paneli gibi kan testleri yapılır. Ayrıca elektroensefalografi (EEG), ekokardiyografi (EKO), lomber ponksiyon, kraniyal manyetik rezonans görüntüleme (MRG), renkli doppler ultrasonografi gibi görüntüleme ve tanı yöntemleri kullanılır.Tedavi sürecinde ise intrakranial kanama ve inmenin nedenine bağlı olarak farklı yaklaşımlar izlenir. Serebral sinovenöz tromboz ve perinatal arteriyal iskemik inme durumlarında antikoagulan tedavi tercih edilirken, eşlik eden intrakranial kanama durumunda ise düşük molekül ağırlıklı heparin kullanılır. Tekrarlayan inme atakları, kardiyoembolik hastalık veya genetik koagulasyon bozuklukları durumunda da antikoagulan tedavi tercih edilir.Yenidoğanda intrakranial kanama ve inme tedavisinde destek tedavi önemlidir. Uygun sıvı ve kan basıncı takibi, ısı ve oksijenizasyon desteği, nöbet kontrolü, dehidratasyon ve aneminin düzeltilmesi gibi tedavi yöntemleri uygulanır. Fizik tedavi ve rehabilitasyon da tedavi sürecinde önemli bir rol oynar.Sonuç olarak, yenidoğanda intrakranial kanama ve inme tanı ve tedavi süreci karmaşık bir süreçtir. Doğru tanı ve uygun tedavi yöntemleri ile bu durumların olumsuz etkileri minimize edilebilir ve bebeğin nörolojik gelişimi desteklenebilir.(AI)