Bu makalede, miyokard infarktüsü (kalp krizi) sonrası görülen ventriküler taşikardi (kalp ritim bozukluğu) vakalarında kateter ablasyonunun endikasyonları ve zamanlaması incelenmektedir. Ventriküler aritmiler, miyokard infarktüsü geçiren hastalarda ani ölüm riskini artıran bir faktördür. Bu aritmilerin, miyokard infarktüsü sonrası ölümlerin yaklaşık üçte birini oluşturduğu düşünülmektedir. Son yıllarda, yoğun revas-külarizasyon stratejileri ve optimal farmakolojik tedavi nedeniyle hastane fazındaki ventriküler aritmilerin insidansı azalmıştır. Ancak, miyokard infarktüsü olan hastaların yaklaşık %6'sında semptom başlangıcından sonraki 48 saat içinde ventriküler taşikardi veya ventriküler fibrilasyon gelişebilir. Bu durumda, hızlı ve tam koroner revaskülarizasyonun yanı sıra non-farmakolojik ve farmakolojik tedaviler gerekebilir. Kateter ablasyonu ve 3 boyutlu haritalama teknolojisindeki gelişmeler, miyokard infarktüsü sonrası tekrarlayan ventriküler taşikardi atakları için etkili bir tedavi seçeneği haline gelmiştir. Bu makalede, miyokard infarktüsü sonrası ventriküler aritmilerin patofizyolojisi ve tedavisinde kateter ablasyonunun endikasyonları, zamanlaması ve klinik uygulamaları ele alınmaktadır.(AI)