Bu metinde, kardiyolojik muayene ve yaklaşımın önemi vurgulanmaktadır. Kalp hastalıklarının tanısında modern tanı yöntemlerinin gelişmesine rağmen, iyi bir anamnez ve fizik muayene yapılmasının son derece önemli olduğu belirtilmektedir. Anamnez ile hastanın şikayetleri sistemli bir şekilde değerlendirilirken, fizik muayene ile birlikte teşhis süreci başlamaktadır. Kardiyovasküler sistemin ana semptomları olan göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, bayılma, halsizlik ve ödem sorgulanmaktadır. Ancak bu semptomların kardiyovasküler sisteme özgü olmadığı ve diğer sistemik hastalıklarda da görülebileceği unutulmamalıdır. Metinde ayrıca, kardiyovasküler sistem muayenesinin inspeksiyon ile başladığı ve hastanın duruşu, göğüs yapısı, baş ve yüz görünüşü ile derinin renginin değerlendirildiği belirtilmektedir. Bazı hastalıklarda belirli bulguların ortaya çıkabileceği ifade edilmektedir. Örneğin, ileri mitral darlığı hastalarında al yanak mor dudak, ciddi aort kapak yetersizliğinde başın birlikte sallanması ve uvulada pulsazyon, hiperkolesterolemide göz kapaklarındaki kolesterol birikintileri gibi. Ayrıca, farklı tipte siyanozun farklı hastalıklara işaret edebileceği ve çomak parmağın siyanotik konjenital kalp hastalığı ve hipoksemili pulmoner hipertansiyonda görülebileceği belirtilmektedir.(AI)