Kişilik bozuklukları, toplumda sık görülen psikiyatrik rahatsızlıklardır ve yaygınlığı %10-20 arasında olduğu bilinmektedir. Bu hastalar genellikle aile hekimlerine başvururlar ve bu nedenle aile hekimlerinin bu bireyleri görme ihtimali daha fazladır. Kişilik bozukluğu olan hastalar, kişiler arası iletişimde ciddi sorunlar yaşadıklarından dolayı hekim-hasta ilişkisine de yansımaktadır. Ruh sağlığı hekimleri dahil olmak üzere bütün hekimlerin kişilik bozukluklarını yönetmekte zorlandığı araştırmalarla desteklenmektedir. Bu sorunlar arasında sağlık sisteminin aşırı kullanımı, aşırı risk alma davranışları, duygusal dalgalanmalar yaşamaları, kendilerine zarar vermeleri, tartışmalar veya gereksiz ilaçlar reçete etmek için baskı yapmaları sayılabilir. Bu bölümde kişilik bozukluklarının özellikleri ele alınarak aile hekimlerinin her bir kişilik bozukluğunda dikkat etmesi gereken hususlara değinilecektir. Kişilik bozukluğu, kişinin içinde yaşadığı kültürün beklentilerinden belirgin olarak sapma gösteren bir içsel yaşantı ve davranış örüntüsüdür. Bu örüntü kişide öznel bir sıkıntıya, uyum sorunlarına ve işlevsellik alanlarında bozulmaya yol açar. Kişilik bozukluğunun etiyolojisinde genetik yatkınlık, erken dönem bağlanma deneyimleri, aile ortamı, travmatik yaşam olayları ve sosyokültürel durumlar önemli rol oynar. Değerlendirmede en sık kullanılan test Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri'dir. Bu test, doğru/yanlış biçiminde cevaplanarak uygulanır. Ayrıca Rorschach ve Tematik Algı Testi gibi projektif testler de kullanılır.(AI)