Metabolik sendrom, obezite, dislipidemi, yüksek kan basıncı ve glikoz metabolizmasındaki değişiklikler gibi belirtilerle karakterize edilen bir hastalıktır. Bu sendrom, tip 2 diyabet, lipid bozuklukları, kardiyovasküler hastalık, hepatik steatoz gibi sağlık sorunlarına yol açabilir. Metabolik sendromu olan kişilerde kardiyovasküler sistem, pankreas ve karaciğer gibi hedef dokularda patolojik hasarlar meydana gelir. Bu durum, kalp ve damar hastalıkları, tip 2 diyabet ve siroz gibi hastalıkların metabolik sendromu olan bireylerde önde gelen ölüm nedenleri olduğunu açıklar. Ancak metabolik sendromun kardiyovasküler hastalık riski ve ölüm sonuçları üzerindeki etkisi, ırk, cinsiyet, yaş ve popülasyona göre değişebilir. Metabolik sendrom, abdominal obezite, bozulmuş glikoz toleransı, hipertrigliseridemi, düşük HDL kolesterol ve/veya yüksek tansiyon gibi belirtilerle tanımlanır. Bununla birlikte, metabolik sendromda ürik asit yüksekliği, C reaktif protein artışı, obstrüktif uyku apnesi gibi durumlar da sık görülebilir. Metabolik sendromu olan yaşlılarda kardiyovasküler hastalıktan ölüm riski artmıştır. Metabolik sendromun her bir bileşeni, kardiyovasküler hastalıklar için bağımsız bir risk faktörüdür. Obezite ise metabolik sendromun merkezinde yer alır ve metabolik sendromun sıklığı obezite salgınıyla birlikte artmaktadır. Obezite, insülin direnci, tip 2 diyabet, kardiyovasküler hastalık, karaciğer hastalığı, nörodejenerasyon ve kanser gibi sağlık sorunlarıyla ilişkilidir.(AI)