Kardiyovasküler hastalıklar, dünya genelinde ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak kabul edilmektedir. Bu hastalıkların yıllık ölüm sayısı giderek artmakta ve 2030 yılına gelindiğinde 23 milyonu aşması beklenmektedir. Farmakolojik ve girişimsel tedavilerdeki ilerlemelere rağmen, kalp hastalıklarının uzun dönem prognozu hala kötüdür. Bu nedenle, kalp dokusunun yenilenmesi için yeni tedavi yöntemleri araştırılmaktadır.Son yıllarda yapılan araştırmalar, kalbin kendini yenileyebilme kapasitesine sahip olduğunu göstermektedir. Kalp dokusunun yenilenmesinde kök hücrelerin rolü büyük önem taşımaktadır. Kök hücreler, bölünebilen ve vücutta herhangi bir hücre tipine dönüşebilen hücrelerdir. Kalp hastalıklarının tedavisinde kullanılan kök hücreler, genellikle kemik iliği veya mezenkimal kök hücrelerden elde edilmektedir.Kardiyak kök hücreler, kalpten izole edilen ve çeşitli moleküler ve fonksiyonel özelliklere sahip hücrelerdir. Embriyonik fetal kalpte bulunan KKH'ler Isl1+ olarak adlandırılırken, erişkin kalpte bulunanlar ise c-kit+ olarak adlandırılmaktadır. Bu hücreler, kardiyak hasar sonrası kullanıldığında kalp dokusunun yenilenmesine yardımcı olmaktadır.Kardiyovasküler hastalıkların tedavisinde kök hücrelerin kullanılması, umut vaat eden bir yöntem olarak görülmektedir. Yapılan klinik çalışmalar, kök hücre tedavisinin olumlu sonuçlar verdiğini göstermektedir. Ancak, daha fazla araştırma yapılması ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.Sonuç olarak, kalp dokusunun yenilenmesi için kök hücrelerin kullanılması, kardiyovasküler hastalıkların tedavisinde umut vaat eden bir yöntemdir. Bu alanda yapılan çalışmaların devam etmesi ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi, hastaların yaşam kalitesini artırmak için önemlidir.(AI)