Bu çalışmada, Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinin siyasi ve askeri tarihine odaklanılmaktadır. Karabağnameler adlı kronikler, bölgenin değerini ve önemini ortaya koymaktadır. Ayrıca, Ermeni yerleşimcilerin bölgeye sonradan gelmesi konusunda da önemli bilgiler sunmaktadır. Bu kroniklerin iyi bir şekilde araştırılması, Karabağ Hanlığı'nın ortaya çıkışı ve geçirdiği süreçlerin anlaşılması açısından önemlidir. Ancak Türkiye'de yapılan çalışmalarda Karabağ Hanlığı ile ilgili çalışmalar yüzeysel ve sınırlıdır. Bu çalışmada, Karabağ Hanlığı'nın XVIII. yüzyılın sonu ile XIX. yüzyılın ilk yarısında geçirdiği süreç ele alınmaktadır. Karabağnamelerin içeriği kadar nasıl ve neden yazıldığı da önemlidir. Karabağnamelerin sıralaması şu şekildedir: Mirza Adıgüzel Bey'in \"Karabağname\", Mirza Cemal Karabağlı'nın \"Karabağ Tarihi\", Ahmet Bey Cevanşir'in \"Karabağ Hanlığı'na Dair\", Mirza Yusuf Karabaği'nin \"Tarih-i Şerif\", Mir Mehdi Hazani'nin \"Kitab-ı Tarih-i Karabağ\", Rızakulu Bey Mirza Cemaloğlu'nun \"Penah Han ve İbrahim Han'ın Hakimiyetleri ve O Zamanki Hadiseler\", Mirza Rahim Fena'nın \"Tarih-i Cedit-i Karabağ\", Baharlı'nın \"Ahvalat-ı Karabağ\", Hasan İhfaAlizade'nin \"Şuşa Şehri'nin Tarihi\", Hasan Ali Karadaği'nin \"Karabağ Vilayetinin Kadim ve CedidKeyfiyyet ve Övzaları\" ve Abbaskulu Ağa Bakıhanov'un \"Gülistan-ı İrem\" adlı eserleri bulunmaktadır. Mirza Adıgüzel Bey'in eseri, Rusya'nın Karabağ bölgesine girmesiyle ilgili bir istek üzerine yazılmıştır. Eser, Ağa Muhammed Şah'ın 1795 yılında gerçekleştirdiği Şuşa Seferi'ne tanıklık eden biri tarafından kaleme alınmıştır. Eserde, Nadir Şah dönemi, Penah Ali Han dönemi, İbrahim Han dönemi ve 1828 yılına kadar olan olaylar yer almaktadır. Mirza Adıgüzel Bey'in Rusya ile yakın ilişkisi eserine yansımıştır ve eserinde İran hükümdarlarına karşı nefret içeren söylemler yer almaktadır.(AI)