Yaşa bağlı işitme kaybı, yaşlanma süreciyle birlikte ortaya çıkan bir durumdur. Bu durum, yaşlı bireylerde hava iletimi ve kemik iletimi işitme kaybına neden olabilir. Yaşlılıkta, iletim sisteminde yapısal ve fonksiyonel değişiklikler en yaygın sorunlardır. Yaşlı hastalarda sensörinöral işitme kaybı daha sık görülür. Kulak içindeki tüylü hücrelere zarar veren etkili ilaçların kullanımı, gençlik döneminde yüksek sesle müzik dinleme, gürültülü ortamlarda uzun yıllar çalışma ve biyolojik yaşlanma, kulak içinde hasara neden olan önemli faktörlerdir. İç kulak problemlerinde işitme sorunları için en önemli risk faktörü hastanın yaşıdır. Yaşa bağlı işitme kaybının en önemli özelliği, özellikle saf işitme eşiklerinde netlik eksikliği ve konuşmayı anlama sorunlarıdır. Yaşa bağlı işitme kaybı, yaşla birlikte kokleada bulunan dış tüylü hücrelerin bozulmasıyla ortaya çıkan simetrik bir sensörinöral işitme kaybıdır. Diğer sensörinöral işitme kaybı nedenleri ise travmatik gürültü seviyelerine ve akustik travmalara kronik maruziyetlerdir. Yaşa bağlı işitme kaybı, dünya genelinde yetişkinlerde işitme kaybının yaygın nedenidir. Yaşlılıkla birlikte yaşa bağlı işitme kaybı olan insanların sayısının 2025 yılında 1.2 milyar olacağı ve bunların 500 milyonunun presbiyakusis yaşayacağı tahmin edilmektedir. İşitme kaybını belirlemek için saf ses odyometrisi kullanılır. Amerikan Konuşma-Dil-İşitme Derneği, 50 yaşın üzerindeki bireyler için her üç yılda bir tam odyometrik test yapılmasını önermektedir. Konuşma odyometrisi, insan sesini uyarıcı olarak kullanarak Konuşma Ayırma Skorlarını (KAS) değerlendirmek için kullanılabilir. Ayrıca, hasta işitme cihazından ve koklear implanttan ne kadar fayda sağlayabileceğini belirlemek için de kullanılabilir. Yaşlı bir kişinin genellikle konuşma sırasında kelimeleri ayırt edemediği yaygındır. Sıklıkla belirli işitme seviyelerinde, yaşlı insanların KAS'si çok daha zordur.(AI)
Atıf Sayısı :