Bu makalede, Orta Anadolu'da Demir Çağı'nda ulaşım ağı üzerine bir inceleme yapılmaktadır. Makalede, Anadolu'nun iki büyük kıta arasında bulunan bir köprü başı olduğu ve tarih boyunca göç yolları üzerinde bulunduğu belirtilmektedir. Paleolitik dönemde avcı-toplayıcı insanlar tarafından kullanılan doğal yollar ve geçitler, madenlerin keşfiyle birlikte sistemli bir ağa dönüşmüştür. Beş bin yıl önce, insanlar kalay ve bakır alaşımını keşfetmiş ve yeni bir metal olan tunçu bulmuşlardır. Tunç keşfi, Yakındoğu ticaret tarihinde yeni bir dönemin başlangıcı olmuştur. İkinci milenyumda, Asur tüccarları Orta Anadolu'da yoğun olarak bulunan kârum adı verilen pazar merkezleri kurmuşlardır. Bu kârumlar arasında düzenli bir ulaşım ağı oluşturulmuştur. Bu ulaşım ağı daha sonra bölgede güçlü bir devlet haline gelen Hitit Devleti tarafından yürütülmüştür. Ege halklarının göç etmesiyle birlikte Hitit Devleti çökmüş ve bu bölge, yazılı belgelerin sağ kalmadığı dört yüzyıl süren bir Karanlık Çağ'a girmiştir. Doğu Akdeniz ve Anadolu'daki bazı yerleşimlerde gözlemlenen tahribat izleri, büyük bir felaketi işaret etmektedir. Ancak bu felaket sonucunda bölgede tam bir kültürel kopuş yaşanmamıştır. Yollar, bu bölgede sürekliliği sağlayan faktörlerden biridir. Demir Çağı yolları, bölgenin yerleşimlerine hayat vermiş ve iki önemli işlevi yerine getirmiştir: Tunç Çağı geleneğini sürdürmek ve Klasik Dönem'de yol ağının temellerini atmaktır.(AI)
Atıf Sayısı :