Bu bölümde, kapalı döngü tedarik zinciri (KDTZ) üzerine yapılan çalışmaların detaylı bir analizi açıklanmaktadır ve bu yapı genel bir çerçeve ile açıklanmaya çalışılmaktadır. İleriye dönük faaliyetlerle ilgilenen tedarik zinciri yönetimi yıllar boyunca ilgilenmiştir. Ancak, çevresel sorunların artması, müşterilerin geri dönüşüm konusundaki farkındalığı, yasal düzenlemeler şirketleri baskı altına almış ve çevre dışında sosyal sorumluluk da getirmiştir. Bu gelişmeler, tersine lojistik, tersine tedarik zinciri yönetimi ve ürün geri kazanımı gibi kavramların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Bu nedenle, son yıllarda şirketler, tersine lojistik üzerinde odaklanarak diğer şirketlere göre maliyet ve rekabet avantajı yaratma düşüncesini düşünmüşlerdir. Mevcut gelişmiş tedarik zinciri yapılarının bu fikri gerçekleştirmek için yetersiz olduğu göz önüne alındığında, bu yapıları ürün geri dönüşümünü içerecek şekilde genişletmek kaçınılmaz hale gelmiştir. Tersine tedarik zinciri, gelişmiş (klasik) tedarik zincirinin simetrisi değildir. Tersine tedarik zinciri, gelişmiş tedarik zincirinden daha karmaşık, pahalı ve farklı süreçleri içerir ve daha fazla reaktivite gerektirir. Kapalı Döngü Tedarik Zinciri (KDTZ), hammadde tedarikçilerinin üretim tesislerinde üretilir ve çeşitli dağıtım kanalları ve müşteriler tarafından kullanılan ürünlerin toplama kanalları aracılığıyla müşterilere teslim edilir ve geri dönüşüm, sökme, toplama merkezi vb. ile üretim sürecine dahil olmasını sağlayan ileri ve ters lojistik faaliyetlerinin bir bütünü olarak düşünülebilir. Kapalı döngü tedarik zinciri, kullanılmış ürünleri ağa yeniden tanıtma imkanı sağlayan ters lojistik faaliyetleriyle birlikte klasik tedarik zincirinin sağladığı faydaların yanı sıra hızla kirlenen dünyamıza çevre dostu bir değer sağlar. KDTZ'nin görseli Şekil 1'de verilmiştir. KDTZ ile ilgili yapılan çalışmaların çoğunun ağ tasarımı, üretim planlaması, envanter kontrolü, site seçimi, kaynak tahsisi, araç rotalama ve ürün akışı ile ilgili olduğu görülmektedir. Bu bölümde, KDTZ ile ilgili çalışmaların detaylı bir analizi açıklanmakta ve bu yapı genel bir çerçeve ile açıklanmaya çalışılmaktadır. KDTZ ile ilgili hangi konuların çalışıldığı ve hangi yöntemlerin kullanıldığı, ilk çalışmadan (1997) günümüze (2020) kadar olan yıllarda incelenmektedir.(AI)
Atıf Sayısı :