Bu makalede, örgütlerde psikolojik dayanıklılığın duygusal bağlılığa etkisi incelenmektedir. Örgütler, bir hedefe ulaşmak için insanları bir araya getiren yapılar olarak tanımlanmaktadır. Son dönemlerde yaşanan gelişmeler ve artan rekabet, örgütlerin insan kaynaklarına olan önemini artırmıştır. Bu nedenle, örgütler insan sermayesini geliştirmek için çeşitli yöntemler uygulamaktadır. Psikolojik sermaye, insanların deneyimleri, becerileri ve bilgileri sonucunda oluşan bir sermaye türüdür ve örgütsel davranış ve bağlılık çalışmalarının odak noktası haline gelmiştir. Psikolojik sermaye, diğer sermaye türleriyle birlikte faaliyet göstererek örgütlerin en önemli kaynağını oluşturur. Psikolojik sermaye, örgütlerin varlığını sürdürmesi ve rekabette üstünlük sağlaması için vazgeçilmez bir dayanak haline gelmiştir. Yapılan çalışmalar, psikolojik sermayenin bağlılık, performans ve tatmin gibi alanlarda önemli katkılar sağladığını göstermektedir. Psikolojik sermaye, insan kaynaklarının güçlü yanlarına odaklanan, performans gelişimini ölçülebilen ve geliştirilebilen bir çalışma ve uygulama olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca, psikolojik sermaye sürekli gelişim için bir itici güç ve insanın içinde bulunan tükenmeyen bir kuvvet olarak da ifade edilmektedir. Psikolojik sermaye, örgütler için hizmet kalitesini geliştiren, verimliliği artıran ve örgütsel bağlılığı güçlendiren bir araç olarak kabul edilmektedir.(AI)