Bu makalede, Türkiye'de verem hastalığıyla mücadelede Verem Mecmuası'nın bir örnek olarak kullanılması incelenmektedir. Hastalık, insan vücudunda yapısal ve fonksiyonel olarak normal olmayan değişikliklerin oluşturduğu bir durumdur ve salgın haline geldiğinde toplumu etkileyebilir. Osmanlı Devleti döneminde, bulaşıcı hastalıklara karşı koruyucu tedbirler ve karantina uygulamaları gibi önlemler alınmıştır. Cumhuriyet döneminde ise sağlık kurumları oluşturma çabalarıyla birlikte frengi, sıtma, kolera, verem ve trahom gibi bulaşıcı hastalıklarla mücadele edilmiştir. Verem hastalığının yayılmasında hijyen eksikliği ve yetersiz beslenme önemli etkenlerdir. Bu hastalık, uzun ve yıkıcı savaşlar sonucunda artmış ve binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Ancak, verem hastalığı ve mücadelesi hakkında sosyal bilimciler tarafından yeterli çalışma yapılmamıştır. Bu çalışma, verem hastalığı ve mücadele tarihine mütevazı bir katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Verem hastalığının tanımı ve belirtileri de ele alınmaktadır. Verem, halk arasında \"beyaz ölüm\" veya \"beyaz veba\" olarak da bilinir ve tüberküloz olarak adlandırılır. Johann Schönlein tarafından kullanılan \"Tüberküloz\" terimi, hastalığın tüm şekillerini tanımlamak için kullanılmıştır.(AI)